FAİL-İ MEÇHUL
insansı varlığımı
tinime kazan hamurumu şiddet ile yoğurdu barış nutukları atsam da bazan boynumu kardeşimin baltası vurdu kızgın kuma gömüldü masum bebeğim mandela’nın zincirinde son halka benim ateşini yitiren zeus’ öfkesi promete’’nin insan kokan özgür nefesi senatoda bir sinsi cumaertesi brutus’un kılıcında sezar yüreğim brahmanlar beynimde tahtından indi nirvanaya uzayan yol insan sevgimdi el alıp Taptuk Emre şeyhnden Yunus’um gönlümde hırkasın giydi Balım kıldım gözlerinden birini biri karabasanların nöbetçisiydi meryem’in göğsündeyken isa dudağım seviye bir tanrıdan daha uzağım on emrin kazındığı Tur Dağları’nda kaç aç ağlıyorsa Musa soframda toklara ilenç olsun varsıla ahım vahamın yeşilinde kumlar kırmızı camdan bakmıyor artık o arap kızı ne yağmur yağıyor ne sel akıyor madalyayla dönüyor canın hırsızı susmalı yüreğim beynim durmalı görmemeli duymamalı konuşmamalı kurşun kurşun inmeli hücreme ölüm cellatın insafına sığınmamalı kaç hazan can verdi gönül bahçemde kaç yazı gençliğimden süpürdüm kaçıncı cinayet bu FAİL-İ MEÇHUL sanmayın ki ben yalnız bir kere öldüm. |
saygilarimla...
P.M