Bir Rüzgar...
Bad-ı saba selam söyle o yâre…
Bir rüzgar, İçimi iliklerimi titreten Senden gelen hülyalarla Damarlarımdan akıp giden Kan Revan Ah-u zar… Alıp giden ömrümü ötelere Körpe filizlerimi yerden yere çalan Kaçıran Saklayan Haraç mezat satan müstahsil pazarlarında Ederine etmezine bakmadan Aldırmadan savurduğu senliklerine Bir rüzgar, Etimi kemiğimi ayırıp ruhu perişanımdan Akan kanımda boğan Dudağımda yarım kalan sevda-i seherimi Lilipar Yarpuz kokusu… Dağıtan toplayan saran sarmalayan Yağmur yüklü bulutlar dolusu korkutan Harmanım kesat Dallarım kırılmış Piç vermiş kuru dallar Budanmış yarı yerinden sürgünlerim Dağılmış Yırtılmış İncinmiş törpülenmiş ömrüm Düşmüş kucağına toprağın Yeşerecek günlere hasret Bir rüzgar, Elimi ayağımı kesip Jilet yarası açmış tenhalarımda Düşlerim hasat olmuş Harman görmemiş ekinlerim Dallarıma erik kuşları konmuş Tohum bağlamış yaralarım Sargılarım dağılmış Aşılanmış acılar Meyveye durmuş bin yıllık zeytin Bin varmış bin yokmuş Ya olmuş ya ölmüş mevsimli mevsimsiz Bir rüzgar, Bahr-i umanının karaya vurmuş bütün martıları Dilimiz lal Dilimiz sağır kör Dilimiz vurdum duymaz Tatmadık kokusunu İntihara meyilli vapur düdüklerinin Gözünden bir damla akmamış Böğrüne saplanan hançerin acısına Yırtılmış boydan boya Asa-i Musa çalınmış kalbinin tam ortasına Meyveye durmuş bin yıllık çınar Ya ölmüş ya olmuş Jilet kesiği yaralar açmış dallarında Jilet kesiği yaralar Açmış Dallarımda… Bir rüzgar, Esmiş ki ne esmek… |
Selâmlar.