Bu şehrin geceleri
Bu şehrin geceleri
Ayazdan buz tutmuş sokakları Donmuş dalında ağaç yaprakları Derin bir sessizliğin uğultusu Karışıyor çığlığım karanlığa Sağır edici şiddetinde Yıldızlar üşüyor semada Rengi donuk düşüyor cama Ay yansıması buzdan dönüyor aynaya Yalnızlığın resmini çekiyor Fotoraf makinesi misali Baktıkça hüzünlesin diye Bir sıcak çayın demini Ağır ağır yudumlarken Üşümüş olan yüreğine Eldeki kalem titrek titrek O anı döker kağıda Yalnızlığın arkadaşı şiir denir adına Kanatları donmuş bir kuş Feryad edici bir sesle Vurup duruyordu cama Tam o dalgınlığımın ortasında Kabus dolu bir rüyada uyanmış gibiydim Şaşkın bakışlar içinde |