YEĞEN-XIAyranımız yok içmeye, naçarız! Şimdi jumbo jet bekleriz yeğenim… Tahtı revan bulsak ürküp kaçarız! Öyle, uçan at bekleriz yeğenim… Sarayımız yoktu şimdi üç oldu… Bir yüzükle yapımı çok güç oldu! İsraf demek, neredeyse suç oldu! Tuvalete yat bekleriz yeğenim… Bir zamanlar tahıl saman pek boldu! Hani çiftçi, nerelere kayboldu? Hayvan bitti, besiciye ne oldu? Arjantin’den, et bekleriz yeğenim… Anayla kız, evde unu elerdi… Koyun, kuzu yaylalarda melerdi! Çoban gelir, ak alnını silerdi; Hollanda’dan süt bekleriz yeğenim… Tüm dünyayı besleyecek üründen; Akla gelen her çeşit ve türünden… Samanından, otundan ve püründen; İsviçre’den ot bekleriz yeğenim… Tütünümü, Amerikan satıyor… Pancarımı, devlet çöpe atıyor! Fabrikalar, hurdalıkta yatıyor; İsrail’den not bekleriz yeğenim… Pamukların ekiminden vazgeçtik! Sümerbank’ı kör bıçkıyla hep biçtik! Tekstilin üstüne soğuk su içtik; ABD’den kot bekleriz yeğenim… Bir tek ekmek kapısı var, O da sır! “Kargil” için ekilen şu, cin mısır… Kanserojen gıda doldu bu asır; Yönetimden pot bekleriz yeğenim… Deme sakın, gömü bulduk dağlardan! Hanımlaştık, gelen asri çağlardan! Sağıyoruz hastalardan, sağlardan; Halkımızdan, şut bekleriz yeğenim… Karadeniz geçilmiyor balıktan! Memlekete, gına geldi alıktan! Hep el açtık, duacıyız Halık’tan; Huzur dolu yurt bekleriz yeğenim… Karaman-2018/09 Halil Şakir Taşçıoğlu |