Sükût-u Hayâl...Ölüm kadar gerçeğiz yaşamak kadar sanı Vakit hazandır artık yanılgıdır son bahar Güne taşıyıp durur nostaljik bir hicrânı Eylül sancılarıyla kıvranan tüm anılar Geceye ramak kala solar gurûbun alı Siyahla perdelenir ışıltılı tuvaller Düşer omuzlarından çınarın yeşil şalı Sukûta yenik düşer sarı sıcak hayâller Niyetinden vurulup doluşurlar berzâha Hep kıştan sonrasına teslim olan umutlar Manasını reddedip sığınır ıstılâha Aklın hükmüyle mağlup o izâfi boyutlar Ve ’bekle’ der bir nida ’olur olacak olan’ Mevsimler değişir de insan aynı mı kalır Sondan başa doğru bak ne varsa hepsi yalan Silinir tüm gölgeler yerini hiçlik alır .... |