KENDİMDEN KAÇIŞ
Çıktım meçhul bir yola, sonunu bilmeyerek;
Aşkı aramak için yorgun yüreğimle ben. İkinci bir baharı Tanrı’dan dileyerek; Bendim ben, heyecanla aşkın ardından giden. Düştüm büyük bir aşka, gönülden isteyerek Çıktım meçhul bir yola, sonunu bilmeyerek. Karanlığın içinde parlayan yıldız idin; Aşk için milat dedim seni gördüğüm ana. Belli ki benim gibi sende çok yalnız idin; İnan ki gönlüm seni sardığından bu yana, Beni bana gösteren camda ki yaldız idin Karanlığın içinde parlayan yıldız idin; Unutulur mu seni düşlediğim düşlerim! Yakardı yüreğimi hasretten kırbaçların; Hayal de olsa güzel kalbine gelişlerim Gecenin siyahını saran uzun saçların, Yastığa yayıldıkça artardı gülüşlerim. Unutulur mu seni düşlediğim düşlerim! Hasretinden gülmeyi unuttu dudaklarım; Aklıma düştüğünde kalbim bir başka vurur. Ben hala yüreğimde bu sevdayı saklarım; Ağlamam belki ama içim içimde kurur. Senden sonra sevmeyi kendime yasaklarım; Hasretinden gülmeyi unuttu dudaklarım. Bu kaçış aşktan değil, kendi kendimden kaçış. Senden kaçmak, ölmekten bile zor imiş meğer! Bu kaçış hasret denen büyük derdimden kaçış. Belki bir gün mahşerde karşılaşırsak eğer; Ne olur sorma bana “ Bu kaçış kimden kaçış?” Bu kaçış senden değil, kendi kendimden kaçış. İbrahim COŞAR |
Şiir sevilsin, şiir okunsun, şiir yazılsın…
.................................................... Saygı ve selamlar..