DALDA KURURŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Yakup Yusuf’u ile ben seninle sınandım babam.
Pembeyi giyen benzim birden sarardı soldu
Dokunma gözyaşıma parmak uçların erir Babam geldi aklıma gözüme dane doldu Bağrımda sönmeyen har acıma acı verir Özlemin asasıyla yüreğim yarılırken Kokuna hasret kalmış resmine sarılırken Ayrı düşürdü diye kadere darılırken Ölümün soğuk eli kalbime hançer vurur Sorarım felek sana suçum ne günahım ne? Az açık sözlü davran haykır yüzüme ve de Üç masum yavrucağa nasıl yapılır bu be Yıkılmadı umudum ayakta hala durur Her babalar gününde inan boynum bükülür Eller gülerken o gün gözümden yaş dökülür Kanayan bağrıma sor bedenden can sökülür Umutla açılan gül babam der dalda kurur Günler aylar geçerken takvimden akar yıllar Ölümü tadacaktır topraktan gelen kullar Kavuşmamak için mi? pusu kurarken yollar İçte kıyamet kopar yenik düşer ah gurur Vuslâtı kelam Ustalardan inciler yaşarken ışıl ışıl yirmi dört ayar idim dilek tutsan yıldızın olarak kayar idim sokulurdum gölgene sırtımı dayar idim görenler çınar sansın bilmezler içim çürür....uytun ....sonsuz tesekkurler derdime yar olanın yarası taze güldür kalbimin her ağıdı diken olan bülbüldür bu ne acı bu ne gam kıyametten bir gündür üstümden gölgen geçti ah babam canım babam.....kuzeyinkızı...sonsuz tesekkurler bitâneme.. |