GÖNÜLLÜ SÜRGÜNŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Yol yokuşa döndüğünde
Dert, dert üzre bindiğinde Tan vakitsiz söndüğünde Ömür hepten boşa geçer Bahardan tez kışa geçer Cem içinde yaşarım yalnızlığı özlemem Muhabbete sevdalı insanın girginiyim Ayan, beyandır san*ım hiç kimseden gizlemem Anlatmasını bilen insanın erginiyim Az yaşadım diyemem belki ondan da fazla Vakitler harcamadım, kapris, nazla, niyazla Ömür akıp giderken her an çılgın bir hızla Ruhumu örseleyen zamanın argınıyım Koşturmaktan yoruldum, hedefe varamadım Gelecek günler için bir umut göremedim Tükettim takatimi ayakta duramadım Ömrümü törpüleyen dertlerin yorgunuyum Arkadaşlıktan öte kula kastım olmadı Lakin yaslanacağım bir yarenim kalmadı Hal sormaya kapımı hiç kimseler çalmadı Kadir bilmez dostların gönülden kırgınıyım İstemedim bir şeyin nasipten irisini Hayata verdiğimin almadım yarısını Aramaktan vazgeçtim ötesi, berisini Bunu alnıma yazan kaderin dargınıyım Kötümser bir ruh hali üzerimde dolaşan Gözden, dilden, fikirden, yüreğime ulaşan Hain bir virüs gibi her hücreme bulaşan Benliğime saldıran duygunun vurgunuyum Öğrendim aydın oldum, filozof düşüncede Doğru, yanlış nasıldır, fark ederek güncede Halden memnun kalmadım bugünde ve önce de Bu değişmez gidişin gönüllü sürgünüyüm 05.07.2018 DOST KATKISI...........Teşekkürler o kadar masal duydum ermedi muradına ne çok selam yükledim kuşların kanadına bir gelecek düşledim çocukların adına kaybedilen umudun dünü ve bugünüyüm........smyrna35.5 |
.................................. Saygı ve Selamlar.