Kelamsız kalemŞiirler yazılmalı açlığa. Öksüz, yetim çocuklara... Gerçek açlığın, doymak bilmeyen obezliğinde umursamaz, yok olan Karakıta’ya Elması, kanı, geleceği çalınan topraklara... Yok edilen su kaynaklarına... Yok edilen kültürlere. Kültür göçlerine. Şiirler belki her geçen gün sorgulamayan şairler yüzünden daha cılız, solgun bir ışık. Tartısızca dağıtılan adaletten olsa gerek kadınlara biçilen karanlık geleceklerindeki çaresizlik. Kalemin, kelamsız kaldığı. Duygunun, sorgusuz-sorgulamasız... Kalple orantısız çıktısı, aşk sanılan ah vahlar. Gerçek acının yapay acılarla yok edildiği... Şiirler öksüze hırka... Yaşlıya bir el, omuz olmalı. Oysa ne devrimleri evirmiştir kelimeler. Asırlara iz bıraka bıraka bize dokunmuştur cümleleri, Sokrates, Platon, Aristo... Şiirler insan kalmanın en anlamlı göstergesi, hıçkırıklarımız çoğu zaman... |