ŞİİR AKDİ...Soluklandım mı tan vakti Şarkıların da miadı doldu mu İkircikli isyanların naaşına sunduğum şunca Şiir akdini… Haydi’lerimi topluyorum Haziran öncesi Düşkün kollarında iç sesimin Ağıtlar derliyorum Kanımdaki hüzün kadar Kıvrak yaşlarımın silueti Darmaduman mealinde Son bulmadan ölüm öncesi. Köle imlerin derdinde değilim artık, Kanımın hacminde üreyen Ölümcül hikâyelerin şanına yakışır Bir derleme sunup Bir de konuşlandım mı nüveme En aykırı pasajları derliyorum En deli şeceresinde tanıklık yapıyorum Ölmezden önce şiir. Hele ki; İçinde kalan hangi dizenin ukdesi ise Namert isyanları mimliyorum Yine yürek közünde Anıp mutlu günleri Şiirleri yatırıyorum içimdeki dehlize. Köhne siluetlerde Pazarlayan nefsini hangi kâfirse Susuyorum ölümüne İçiyorum an’ı zehir niyetine Hem de ne için? İçimin akdine yakışır hangi şahitse Tutup da yakasından şehrin; Şiir yüklü mizacımı öteleyen Derbeder kuşlara son bir kıyak Yine içimin kırıntıları ile Her yavru serçeye Kurduğum tuzak. Anıp ardıç kuşlarından duyduğum O illet haykırış Ansızın basıp da bam teline Ölümlü dünyanın Derli toplu bir ölüm dileyip Tanrı’dan Hangi minvalse zuhur eden onca teselliden Büyük, Yine miadı dolmuş Nam’ın Şanlı ölümü. Kızılca kıyamet içimin aksanında Derbeder bir şair bozması Yine ikrarın parmakları boğazımda Omuz omuza savaştığım kim ise Hep ölüsü geldi haber niyetine: Ne dostun nifakı Ne hasmın inadı Ne de cahil fıtratın ikrarı. Zandan düşüp de yolum kayıp zamana, Mehter marşına benzer bir kıyım İle düştüm mü de iblisin tuzağına Sonramı tehir ettim: Hem oyununa dünyanın Hem karaçalı misali yaşadığım Bunca afakı Hazmetmekle hamdetmek arasında Nakşeden bir beşerden kalan Geride: Şairin tası tarağı mademki kalem ve hazan Yanıp da ölü dünlerine Kime niyet kime ne demeden Düştüm mü âlemin diline Andıklarımla ar bildiğimi koyduğum Şunca kefe(n) Ne yazık ki; Yok işte dünyanın adaleti. |
Şiirler yazan gönlün ve kalemin var olsun...
.................................................... Saygı ve selamlar..