demem o ki,demem o ki, kendi eceliyle ölen umudum hiç olmadı tanrı da şahidimdir ayık tek bir damarım dahi olsa inanın bende öleceğim ölümden sonra en büyük icattır yağmur kuru bir gürültüye "gürlemek" denilmeyen ideolojilerde gelip geçicidir sağanaklar ön sevişmesiz geceler gibi delip geçicidir aşklar ölüp ölüp yeniden dirilmek gibi . … . demem o ki, yaşam kadar çizgisiz ölüm kadar tarifsizim içimdeki gün batımlarında düşlerime soyunan her bakir sabahın en azılı katiliyim “düş dudağımın hatırına bir kuple” desem, öper misin beni sarhoşluğumdan ta ki ben bize sızana dek ya da boş ver unut gitsin… en iyisi mi sen, biraz sarhoşluğuma çok ça da sensizliğime ver olur mu alabora kimliğimde, kır saçlı laciverttir demiş miydim seviştiğim yalnızlık “bırak akıntıya kendini iliş hevesime pul pul” desem, bakar mısın bana öyle yine mavi yine ıslak neyse sen bunu da boş ver nasıl olsa tuzdandır nefesim çürümeye yüz tutmuş bir martı daha eklemedikçe seferlerime koklayamasam da nefsini kokmam en azından bize ölmedikçe… . … . demem o ki, kendi eceliyle ölen masalım hiç olmadı uykularımda şahidimdir büyümenin küçülmek olduğunu bilsem ne ılık süt içer ne de uyurdum… ilhanaşıcınisanikibinonsekiz |