Acelesi Yok
Bir kuruşluk tayin sular şen şakrak gizlerimi
Lev nasılda yakıştı adına Öylede yaladı dudaklarım ismini Sendeleyen bin şükürce Süpürgesi tartaklar düşlerimi çöpçülerin Omuzlayamadığım başın yerine Acelem yoksa da acelesi de yok zifirin Nasılsa daha çok var aydınlığa Sana sinirsiz yashak koydum Yaklaşma usun yüz metresine Sakın ha sana gönlümü oydum Girme düşlerimin her metrekaresine Terk başıma giren ağrılar En gümüşünden dökülür bardağına ağırdan Acelem yoksa da acelesi de yok ürkekliğin Nasılsa daha çok var aydınlığa Yorulup saatler ilerleyemediğinde Uyuz bir it uluyor duvarda yansıyan aksıma Suya gebe bostanın sancılı misali Çoğalıyor başıma çöreklenen türkülere dilim Kimsesiz binlerce yıldızın şahitliğinde Soğuyor duvara yapışık utancım Acelem yoksa da acelesi de yok gecenin Nasılsa daha çok var aydınlığa İklimler çimdirdi deli poyraz heybesinde Deniz nasıl da tarar zümrüdü toprağı Gömütüme toplanır karıncadan çok insan Çalı çırpıya karışık bakir saçlarım Ağır vaktin kaçıncı yanılgısında kim bilir Çentik ellerime karası bulaşık ekmeğin Acelem yoksa da acelesi de yok ölmenin Nasılsa daha çok var aydınlığa |
KUTLARIM...
............................... Saygı ve selamlar..