0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1136
Okunma

Kılıcını nerede nasıl kullanacağını
Çok iyi biliyorsun
Şunu da yaz beynine kılıçlar çok keskin olur
Birgün keseceksin kuruttuğun dalını
Karanlık bir gecede
İnsanların çırılçıplak olduğu bir zamanda
Dikkat et yıkılmasın geleceğin
Altın tepsilerdeki kristal kadehlerden
Ölümcül zamanı yudumlayan insanlar var etrafında
İrili ufaklı aynaların karşısında
Bembeyaz boyalı kadınlar etrafında
Şefkate,öpülmeye alışmış dudaklar var
Dolgun kocaman kalçalar
Okşanmaya hasret gibi
Bir kurt bir geyiği kovalamasın yüreğinde
Gecenin sırları arasında yorgunsun
Karanlığın içinde akıp giden bir yıldız gibi
Kaçmak koşmak kurtuluş değil
Belki, ama bir ümittir
Dedimya sen anlamazsın bu yazdıklarımdan
Dışarıda birer namlu kurdun gözleri
Her zaman avına güvenle, şehvetle yaklaşır
Bilenmiş bir kılıç
Sedef saplı bıçaklara benzer dişleri
Bütün dileği bir kadındır senin gibi
Geceler bitmez sana
Hep sevişme zamanıydı insanların
Seni kuşatan duvarlar birer beyaz çarşaftı bu saatte
Kapılar tüylü, yumuşak battaniyelere benzer
Kim bilir ne güzelsindir soyunduğun zaman?
Nasıl kadındın? nasıl öpüşürdün kim bilir?
Belki de sen kendini öyle zannediyorsun
İşin sonunda kahrolmak var,unutma
İsyan etmek yaşamak var,dolu dizgin
Her gece yenilemek var bedenini
Günahların yaşandığı odalara sığmamak var
Bir sel gibi taşmak var gecelerden
Uzanan bir eli terketmek var
Geçen zamana kokun sinmiş
Tutup kurtar artık kendini
Bu kirli gecelerden
Sen anladınmı bir şeyler
Bu yazdıklarımdan
Anlamazsın,anlayamazsın
İşine gelmez çünki
5.0
100% (3)