Naçizane
Sanma bire yiğidim, sanma kandım sözüne!
Kandım gibi göründüm, söylüyorum yüzüne. İki düşün bir söyle, olma sözün esiri, Düşünmeden söylersen hiç olmaz ki tesiri. Söz söylerken iyi tart, aceleyle yanılma! İftiradan uzak dur, fenalıkla anılma! Boş laf ile olunsa maharetli bir usta; Papağandan alırdık bilgiyi her hususta. Dilim kirli değilse sanma "zaafım vardır" Benim edepten yana hassas bir yanım vardır. Tebessümü çok görüp mahrum etme insandan, Zarar gelmez edepli güzel olan lisandan. “Sıkı tut” demiş bir zat; “hem elini, belini,” Tutamıyorsan eğer kestir at o dilini! Söz kâr etmez kimine, bülbül olsan nafile, Bildiğini okur hep ne dersen de gafile. Yüreğinde olanı çıkar sözlerin ile Dil bilmez isen eğer anlat gözlerin ile. Çirkin güzel görünür bakmasını bilene, Açma güzel gönlünü her yüzüne gülene. Koma dilde sevgiyi, yürekten et ikrarı! Hayatı düzgün yaşa, olmayacak tekrarı. Günlerimiz geçiyor ziyan ile kayıpla, Ahvalimi mazur gör, istersen de ayıpla. Kul olup da namerde bükme sakın boynunu, Namert ehli vefasız, açma sakın koynunu! “Ben” diyerek imkânsız giremezsin yüreğe, Sarılsan da faydasız kazma ile küreğe. Kendi malın gibi tut başkasının malını, Vur mıhına çekici, unutma ha nalını! ... Sermayesi yalandır, yanlışı da savunur, Neylesin ki garibim bildiğiyle avunur. Sanır ki; "aklı fazla", satar halk pazarında, Oysa "bir zavallıdır" bilse Hak nazarında. Sözleri bir insanın belli eder safını, Düşmeyince bilmeyiz vicdan ve insafını. Devran değişmiş lakin değişmemişse zihin, Derde deva olur mu zihin olursa rehin? ... Hatalarına kılıf hazırlayıp kapama! Azmet, murat et lakin yapamazsan yapama! Aklında tut, unutma iyiliği, vefayı, Kibirlenip sonunda kaybetme irtifayı! Utanmazlık edip de çekme yüzüne perde, Hayasızlık zül olur, uymaz mert oğlu merde! ... Sorulursa insanın sığınağı, limanı? Birisi vicdanıdır, diğeriyse imanı. Varmak için hedefe kararlı ve dengeli, İradeyle aşmalı yollardaki engeli. ... Yakın olma günaha, uzaklaşma sevaptan, Alacağın dersler var duyduğun her cevaptan. "Adamlık" vasfın olsun naçizane önerim… Elimden gelen budur, yok ki başka hünerim. Kişi kendi çizermiş, Hak yazarmış bahtını, Sanma ki sen kazandın, o tacı ve tahtını... Şerefinle ölmekten neden korkarsın neden? Her gün her gün ölmekten usanmaz mı bir beden? Kalmamışsa hiç çaren, akıbetin ölümse; Yitirme umudunu, sen yine de gülümse! Bazen, güneş de yağar sicim sicim, ıslatır. Anlayamazsın bile işte o an vuslattır. |