İtiraf
yokun varlığında geçen bütün yol yataklarında,
tesadüfçe yazılmış, kısa ömrün uzun manzumesi, uzun, yorucu, telaşlı, yalnız uzunlukların iki satırlık beyiti parantezin içini nasıl anlamlandıracağım sorusu sfenksin bile inanılmaz bir baş ağrısıyla, doğru ve yalın düşünmesine imkan vermeyen, o tek ve gerçek soru kumun ve çölün ıssızlığının dibine vurduran keder kaplan pençelerinin yırtıp çıkamadığı boğucu mezar pencerede, ışıkların her türlü mahremi aydınlığa çıkartan, o esrarengiz,ilginç ve çekici göz kırpışları öyle ki hazdan duyduğum acı bilinmezliğin su üstünde ki ebrusuna çalıyor Bütün kağıtlar küstah ve yırtıcı selülotik aşk, ayın gün ışığını taklidi. bütün ömrünü yitirmiş adamlar istiyorum konuşmaya acıdan hazlı, sevinçten derbeder anlamlar çıkartacak karanlık masal kahramanları alkolün büyüsü, tütünün bilgeliği, suç işlemenin masumiyeti, kötü ve arsız rüyalar görmenin zamanla yarışan yıldızlara bakarak dileklere sövmenin, çocukların vahşi, yaşlıların artık savunmasız ve dipsizce günahkar hırkalar giydiğini anlatmak istiyorum. bağlaçlardan sakınan, kendinden başkasına, başkasından kendisine, kendisini bahsetmesini yasaklayan kurallar istiyorum istiyorum bütün işlemediğim çocukluk günahlarımın olmamış olgularının sonuçlarına katlanmayı. acı veren yalnızlığımın, kozasından daha büyük bir yalnızlıkla çıkmasını yolcularım giderken kalplerini kırmayı, kahrolmayı, his ettiğimi hissettirmeyi, bocalamayı ve ilanını sevmediğim her şeye belleğimi, arz etmeyi. katlanmakla tehdit edildiğim her şeyin bana katlanamamasını sağlamayı. serseri geçirdiğim bütün yaz akşamlarının sarhoş serinliklerinde, sigaramın o bana özgü, gerçeküstü pusunda, bütün altyazılarımın, altyazılarının, altyazılarını anlatacak bir ben, başka olmayan bir benle, tumturaksız, virgülsüz, fonsuz bir arka planın ortasında konuşsun isterdim uyuşsun isterdim, uyuşarak uyumak isterdim hiç bir ek kullanmadan, fiilleri tüm zamanlardan vaftiz etmiş olarak, zamanın üçlemesini izleyerek, iç ederek, cep ederek, kuruş kuruş harcayarak, kelimelerin kulağından küpelerini sökmek isterdim. dilim olmasın isterdim. saçlar, kucaklar, memeler isterdim. hepsi sessiz ve çoğul, tekilleşmek isterdim; sürekli bölünerek, bölündükçe azalarak, azaldıkça yalnızlaşarak. şarkısızlık isterdim. her umudum tükensin ve beklentilerin bekini beklemeyim isterdim. istemeyi, istememeyi isterdim. |