Yarım kalmış bir sözüm... (dinlemediğin...)
/... susmaların bir sonbaharı olurmuş meğer,
yapraklar candan koparmış, can dipsiz feryatlardan.../ yarım kalmış bir sözüm vardı, dinlemedin... hoyratça hırpaladığın masum zamanlarda küstürmüştün, benim gerçeğimi bir yürek dolusu ağlarken avuçlarında, gözyaşlarımda hiç gizlemedim ki aşkı.. gecelerin şerrine kapılır da, iki çift lafında sus olur mu sandın yoksa? bir daha hiç ağlamaz mı sandın, avuçlarından düşerse... buz gibi soğuk bir yağmur damlasıyla, kilitlerken dudaklarımda baharı, ruhunun çıplak, yalnız kışları geçer mi sandın yoksa? dinlemedin... susmaya alışkındı oysa, sana çoğalttıklarım... keder içinde, hazin sabırlar doğururken özlem/in bir dokunsan anlardın, canım nasıl da kırgın.. /...susmaların ne çok kalabalığı varmış meğer, "gitme" içindeki en yalnız kelime.../ dinlemedin... sesin bıçak gibi kestiğinde, ömrüm yüz çevirdi benden, yine de, içinde sen varsın diye beyaz bir masalla avutmadım yüreğimi.. sözlerin tuz basarken yarım kalmışlığımın çıkmaz yollarına kocaman dağları sımsıkı tuttum içimde, ufacık bir taş parçası düşürmedim ayak izlerine... yarım kalmış bir sözüm... dinlemediğin... şimdi son nefesini veremiyor aşk, bende... / (sende olmadığı kadar...) /... gelişi güzel ayrılıklardı benimki.. senin kadar esaslı, hiç gitmedim senden.../ ASKOZLEM Fasl-ı Mai’08 |
yapraklar candan koparmış, can dipsiz feryatlardan.../
yarım kalmış bir sözüm vardı, dinlemedin...
hoyratça hırpaladığın masum zamanlarda küstürmüştün, benim gerçeğimi
bir yürek dolusu ağlarken avuçlarında, gözyaşlarımda hiç gizlemedim ki aşkı..
gecelerin şerrine kapılır da, iki çift lafında sus olur mu sandın yoksa?
bir daha hiç ağlamaz mı sandın, avuçlarından düşerse...
buz gibi soğuk bir yağmur damlasıyla, kilitlerken dudaklarımda baharı,
ruhunun çıplak, yalnız kışları geçer mi sandın yoksa?
dinlemedin...
susmaya alışkındı oysa, sana çoğalttıklarım...
keder içinde, hazin sabırlar doğururken özlem/in
bir dokunsan anlardın, canım nasıl da kırgın..
/...susmaların ne çok kalabalığı varmış meğer,
"gitme" içindeki en yalnız kelime.../
dinlemedin...
sesin bıçak gibi kestiğinde, ömrüm yüz çevirdi benden,
yine de, içinde sen varsın diye beyaz bir masalla avutmadım yüreğimi..
sözlerin tuz basarken yarım kalmışlığımın çıkmaz yollarına
kocaman dağları sımsıkı tuttum içimde,
ufacık bir taş parçası düşürmedim ayak izlerine...
yarım kalmış bir sözüm... dinlemediğin...
şimdi son nefesini veremiyor aşk,
bende... / (sende olmadığı kadar...)
/... gelişi güzel ayrılıklardı benimki..
senin kadar esaslı, hiç gitmedim senden.../
..Fasl-ı Mai. fasıl şiiriniz beni derinden etkiledi, sözlerinizi okurken ardından sözlerinizin manası da peşimden koşuyor sanki. yani sürükleyici ve çok güzeldi dizeleriniz, tebrik ederim Özlem Hanım.