Çarşaf, Yastık, YorganBedenimin ağırlığıyla ortası çöken çarşaf üzerindeyim Baş koyduğum yastıkla düşünceler tavaf etmekte İçimin balyoz yemiş çukurunu dolduran iman etrafında Ki duyguların karışımında homojen olamamış tortudur balyoz etkisi O çukurun içinde Tanrı evrendir, evren Tanrı Düştükçe, çekildikçe bir desturun özüne ’Ol’duğum o an olurum ins’an Hem meleğim, hem şeytan Hem olanım, hem olduran Üzerinde uzandığım çarşaf, evrende bir nesne Her nesne evrenin içinde Her insan aynı çarşafın üzerinde Kumsaldan aldığın bir avuç kum Bir avuç kumdur artık Denizden aldığın bir avuç su Bir avuç sudur artık ’Ar’ı yırtılmış bir ’tık’lık sorunun peşinde Gürültülerden öte bir mekan köşesindeyim Köşeler kavis çizmekte ileride ’Tık’ lığın yok olduğu, geleceği geçmiş olan, Bugünüme gelecek olan zaman üzerindeyim Bedenimin kalıbına bürünen yorgan üzerimde Öcülerden böcülerden mi korur masallarla küçülmüş zihnimi Göz kapağım , ellerim içime dönük Ve kalbim Duvara çerçevesiz çivilenmiş bir fotoğrafın çivisi durumunda Delinmiş bir kere Delilik ve delinmek aynı kökten değil, aynı çividen gelmekte Uyuduğum yer evrenin içinde Uyandığım yer de evrenin içinde mi Uzaktan baktığım iki su biriktisi yolun ilerisinde Hangisi büyük bilirim Hangisi derin göremem ’Soru’nun aslı şekillerin içinde değil diyor kelimesini soyunmuş olan Kılıfını çıkar aradığının Giydirdiğin tüm manaları evire çevire kirlettiler Çarşaf, yastık, yorgan görünürde Düşüncenin döl yatağı nerelerde Nigâr Baran Lacivert Öykü ve Şiir Dergisi / Sayı 79 Ocak-Şubat 2018 |