Halim
Mehtapsız gecelerin, karanlık yollarında
Münzevi bir yolcuyum, gölgem bile belirsiz. Mülteciyim, sükûtun şefkatli kollarında, Mahzun meczup misali, ağlarım sesiz sessiz. … Efil efil bir rüzgâr, usul usul yağan kar, Esirgenmiş muştular taşımakta bulutlar. Efsunlu bakışlardan yetim kalmış umutlar, Efkârlı ruh halime, acıyarak bakarlar. … Hayıflanıp dursam da, ne yar duyar, ne ağyar. Hakşinas olanlarsa beni mecnundan sayar. Hacizli sevdaların, müflis hülyalarında, Hali pür melalimden, ancak sevenler anlar. … Tahayyülü imkânsız darmadağın ruh halim, Tükenmekte an be an, her nefeste mecalim, Tabirinden korktuğum, karabasan rüyalar, Talihim buysa eğer, neden bu kadar zalim? ... Ab-ı hayat kaynağım, ay ışığım nerede? Ah! O ışık değil mi, düşüren beni derde? Asude bir hayatın, hasretini çekerken, Aşkın narına yanmak varmış meğer kaderde. |