Dönersen ıslık Çal
dönersen ıslık çal
kara, kara gecelere bir mumun alevi olur belki sükunetsiz mevsimlere bir sitem yaza, yaza bitmeyen şiirlere bir lisan olur belki nankör kalplere bir sitem kalbinin aynası görememiş olsa da aşkın kitabını dönersen ıslık çal duymasam da sesini hissederim pişmanlığını dönersen ıslık çal uykusuz gecelere bir rüya olur belki vicdansız ayrılıklara en cesur kurşun bekleye, bekleye dinmeyen sevdaya bir çiçek olur belki kalleş suskunluklara bir kurşun yüreğinin vefasızlıkları köreltmiş olsa da sevdamızı dönersen ıslık çal duymasamda sesini hissederim pişmanlığını tüm bu kalleş ayrılıklara rağmen sükunet kapladı benliğimi kurşun, kurşun yağdı üzerime yokluğun öldürmedi benliğimi kovalayan zamana inat ahdetmiş olsa suskunluğun yokluğun bir mendil gibi buruşturup atamadı benliğimi tüm bu yıkılmışlıklara rağmen hatıralar sardı beni çığlıklarca düştü üzerime ayrılığın bitiremedi sevgimi geçen ömre inat yıkmış olsa da yaptıkların sevgisizliğin bir papatya gibi koparıp atamadı benliğimi dönersen ıslık çal bitmeyen kabuslarıma bir final olur belki ayrılık şarkılarına bir tebessüm süratla yaklaşan ölüme bir vefa olur belki çığlık, çığlığa yıktığın gönlüme bir tebessüm kalbinin karanlığından anlayamamış olsan da aşkımı dönersen ıslık çal duymasam da sesini hissederim pişmanlığını dönersen ıslık çal bitmeyen acılarıma bir papatya olur belki gidişinle öldürdüğün kalbime can ruhuma iliştirdiğin gözyaşlarıma mendil olur sesin belki sensizliğimle giden ömrüme can kalbin vurdumduymazlığından görememiş olsa da kalbimi dönersen ıslık çal ölümümle duymasam da sesini belki hissederim pişmanlığını |