GANİMET SAYMAAteşle barut arsında Dumansız ateşlenirdi sevdanın lodosu Yüreğim bilirdi gök görmese de; dürüp katladıkça her anımı yeminler, söz vermeler gömülürdü toprağa. Ceket gibi alırdım omzuma adanmış sözcükleri. ’Aşkta isyan var..!’ diye bağırmak istedikçe külhanlar darılırdı feryadıma. Gecenin göğsünde sönerdi sigaram uysal bir gölgede tükenirdi günüm. Issız pişmanlıklar gizlenirdi kavuşmanın sokağına. Ölmek ve sevmek için kavşağım hep kırmızı yanardı Nazlı düşlerim hüznü beş vakit elem kılardı. Aynı tonda gülmek istedikçe yaralar dururdu beni geçmişim. Oysa ne çok yıldız taşımıştım duygularıma ne çok karanfil sığdırmıştım satır aralarına. Kurdukça saatimi denizlere başıboş dalgalarda ne çok coşmuştu sevgim. Berrak bir mavide gürlerken umutlarım Sevilen dudaklardan çıkan ’evet’ler gibi limanı yoktu beklemelerin. Biten aşkın açlığı sızlarken hala ensemde Çekilirdi sevdanın kınından renk değiştirirken saçlarımda gün... Kurşun sıksam geçmezdi geceden. pervane olurdu her dem sana dönüşüm. Yolu bağlardı çaresizlik asılırdı kirpiklerime uyutmazdı hasretlik. Düş kırığım intihara sürüklenirdi. Zamanın soğuk külleriyle doldururdum kalemimin mürekkebini. Kurutma kağıdıyla kuruturdum kanayan kalplerimizi. Anılarımdaki tüm sarışınlığa inat esmerliğin sızardı damarlarıma. Çığ düşer altında kalırdı kadınsı sessizliğim. eksilirdi içimde yorgun sesim. İki dudağımın arasında biterdi toprak Yağmur damlasına dönüşürdü her sözcük dem alırdı rahmetiyle bulutlar. Sakın ganimet sayma beni Sevdam ki en ağır konuğu yüreğimin yazdıkça ödüllenir özlemim... Zamana bir gün diye ekle beni Yüzümdeki hüzünle devleşirken sayfalarını çevirir sevgim... Ferdaca |
...............................................................................Benjamin Disraeli.
...................................................... Saygı ve selamlar..