Gözlerim Dalıyor
gözlerim dalıyor
sahipsiz hülyalar gibiyim derinlerimde bir boşluk farkında değilim sol yanımın bir his var tarifsiz bir his var yokmuş gibi bu da böyle kalmayacak son bir çırpınışla içimin kuytusundan çıkıyorum yürüyorum kumsalında karşımda dümdüz bir denizsin köpüklerin dökülüyor kıyılarına kirpiklerin dökülüp toplanırken yeri hiç değişmedi bak göz kapaklarında ritimsiz atışlar yüzüne bakıyorum tenha bir sokak... bulmuş gibiyim her şeyi görmüş gibi tüm düşlerimi ve toplayıp gülüşlerimi bulutlardan azade bir gökyüzüne savurmuş gibiyim güneşi taze çıktı kuşlarımın masmavi her yer yüksek bir menzilde rüzgarını beklerken saçlarının tel tel geçiyor ömrüm yolunu kaybetmiş bir çehre görüyorum duruyor karşımda hiç işaret yok fakat çizgiler şahit, tek yol şurada çıkmaza çıkan bir delil yok yerleşiyor sevdan çıkmayasıca yüzün aşk gibi bir bilsen bir gün tekrar gelirsem yine yüzünü aşk gibi görsem ve çözülse gönlümün dili belki sen görmüyorsun fakat boş değilim sana karşı elmastan sözler küflü bohçalarımda saklı ama sen yine de söyle konuşayım bir dilim kelam olmazsa yine de söyle yürek gücümle çalışıp çıkararayım bir somun söz bir kaç azık şiir bir yudum aşk sözü ve bir kaç lokma sevmeklik ama sen yine de söyle ne desem yetmez... insan yetimken yetinirse sahipsiz kalmazmış bu sırrın tutup kapanı yok yetiniyorum bir tebessümünle evet artık sahibi var şu gözlerimdeki ışığın şu telaşlı halimin titrek sesimin sol yanım dopdolu görüyorsun evet artık sahibi var sahipsiz hulyalarımın ve dalan gözlerimin Rüzgar |