Derin Bir SessizlikDerin... Bir sessizlik ve ibret Meftun eder garip ve yetim halimi Sanki Temaşa ettiğim ayet Muştu olur, ufkum açılır hicran ile Zihnin Yitik vakitlerinde o an Hissiyatı derdest eden zaruretse Çaresiz Kalırsın, ruhun daralır Kaçmak, kurtulmak için çabalarsın Ruhun Alır götürür seni aidiyete Huzurun, sürurun, huşunun iklimine Hani İhmal ettiğimiz, önem vermediğimiz Bahane, avuntu, zafiyet nihayete erse İnsan Olmanın farkındalığı, azmi Liyakat şiarı, irfanı, ilmi, ihlası bitmese Alıp Götüren bir zamana, mekana Akla, iz’ana, kalbe, vicdana benimde Bir sözüm var Diyebilecek kadar akide saflığına İbrahimi bir yakarışa, haykırışa diye Yalandan Riyadan, hasetten, kinden Katı ve karanlık şartlanmıştan geçerek Yaşayan... Şehirlerden bahsediyorlar İz sürüyor, hatıratları gözden geçiriyorlarmış Belki Bir heves, bir umut adına Hoş seda sahibi edip ve şairleri dinliyorlarmış Aslında Nakşeden, silinmeyen izler Hak ve hakikat, san’at, irfan arayışında ikbaldir Okunması Anlaşılması, araştırılması Gereken her ibret, kültür bakımından ihtiyaçtır Hele Sekiler kültürün baskın Paganlığın yaygın olduğu toplumda illet açıktır Akide Bakımından maneviyat Her bakımdan şirk, nifak, hurafe için hastalıktır Ne muazzam Muhtevi yatlı araştırmalar Tarihin veya arşivlerin raflarında saklı durandır Yaşayan Velhasıl yaşadığını zanneden Ve fakat ruhsuz, iz’ansız, ufuksuz ölüler misali Beşeri Yaşatmak, uyandırmak farktır Lakin bu gayret kamusal harcırahla yapılmamalıdır Mustafa Cilasun |