ANLAT BANA KOMUTANIM
Sevgili öğrencim, değerli komutanım Fatih Dilbaz nezdinde Tüm Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına ithaf edilmiştir.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------- Anlat bana komutanım, atanı Bolca anlat ezan, bayrak, vatanı Kara toprakta kefensiz yatanı ---Anlat bana komutanım sen anlat. ---O eğilmez, dimdik başı sen anlat. Hasret imtihanı seni boğarken Şafak vakti, henüz güneş doğarken Üzerine bomba, kurşun yağarken ---Anlat bana komutanım sen anlat. ---Sana zehir olan aşı sen anlat. O mübarek Peygamber ocağını Eratına açtığın kucağını, Şu yurdumun her karış bucağını ---Anlat bana komutanım sen anlat ---Erzurum’u, Van’ı, Muş’u sen anlat Bir koçyiğit kollarında ölürken Bir kınalı kuzu şehit olurken, Kor yüreğin ’Vatan sağ olsun’Derken, ---Anlat bana komutanım sen anlat. ---Gözlerinde donan yaşı sen anlat. Yüreğinde hep bir elem var gibi Gözler sanki hep bir şey arar gibi Baba gibi, kardeş gibi, yar gibi ---Anlat bana komutanım sen anlat. ---Bağrına bastığın taşı sen anlat. Dağda deli poyraz gibi esmeyi Düşmanın şah damarını kesmeyi Her kanayan yarana tuz basmayı ---Anlat bana komutanım, sen anlat ---Öfkeyle sıktığın dişi sen anlat. Anlat bana vatana yâr olmayı Vatan aşkı ile böyle dolmayı. Sakın ha unutma Kızıl Elma’yı ---Anlat bana komutanım sen anlat ---O ülküyü, yüce düşü sen anlat. |
Bir insanın en kıymetlisi nedir bu dünyada? Olmazsa olmazı, uğruna can vereceği topraktır... Vatandır.
Vatan olmazsa; namus, şeref, haysiyet olmaz. İmanının koruması bile çok zordur.
Vatansız insan daldan düşmüş yaprak gibidir. Gazellerin akıbeti ise ayaklar altında ezilmektir, çürümektir.
Vatansız olmak, insanın en temel ihtiyaçlarından biri olan, millete aidat duygusundan yoksun bırakır.
Davasız kalmaktır vatansız kalmak. Köksüzlüktür. İtilip, kakılmaktır. Eriyip, bitmektir.
Yaşarken kimliksizliktir. Mezarsızlıktır hatta.
Vatanı Mekke'den hicret etmek zorunda kalan Efendimiz (Sallalahü aleyhi ves sellem.), hüzünlenmiş ve Mekke'ye hitaben; “Vallahi sen Allah’ın yarattığı yerlerin en hayırlı, Allah katında en sevgili olanısın. Senden çıkarılmamış olsaydım çıkmazdım. Bana senden daha güzel, daha sevgili yurt yoktur. Kavmim beni, senden çıkarmamış olsaydı çıkmaz, senden başka bir yerde yurt yuva tutmazdım” demiştir.
Habibinin üzüntüsünü gidermek için yüce Allah, Peygamber Efendimize şöyle vahyetmiştir: “Elbette o Kur’an’ın tebliğini üzerine farz kılan Allah, seni yine döneceğin yere döndürecektir.” (Kasas, 85)
Vatanından ayrı düşmek ne kadar acı ki, Rabbimiz ayet indiriyor Peygamberini teselli için.
İslamiyette vatan kavramı, insanın ille de doğup, büyüdüğü yer değildir. Hak dinin hâkim olduğu her toprak parçası Müslüman’ın vatanıdır. Canla, malla korumak, muhafaza ve mücadele etmek, Müslüman üzerine kesin bir farzdır. En ufak bir tehlikede canını, malını feda etmeye, cihat emri gelir gelmez savaşmaya gönülden razıdır Müslüman.
Vatan uğruna, bayrak uğruna, İslam uğruna ölen şehittir. Makamı, bir kul nezdinde makamların en yücesi olan cennettir.
Vatanın kıymeti en çok barış zamanı bilinmelidir. Milletin birlik ve beraberliğini tesis etmek sadece yöneticilerin vazifesi değil, o milletin her ferdinin asli görevlerinden biridir. Toplum ahlakını ve yapısını bozacak, seviyesini düşürecek, fitne çıkaracak her türlü davranıştan kaçınmalı, çalışkan, gayretkeş, örnek davranışlar sergilemelidir.
Kıymetlimiz vatan, bayrak sevdasını şiirleriyle dile getiren Adem Efiloğlu ve Sami Biberoğulları Hocalarımıza teşekkür ediyor, bizlerin de yüreğinde var olan bu sevdayı coşturdukları için minnet duyuyoruz. Allah razı olsun kendilerinden. Bu mükemmel şiirlerini de cennetlerini kazanmalarına vesile etsin inşallah.
Saygı, sevgi ve dualarımla.
Mücella Pakdemir