ZAMAN GEÇERKEN*
Zaman geçerken
Muammalı anılar esiyordu içimize doğru. Yalnızlıklarla sertleşiyordu iklimler. Vuslat kapısında bekleyen yürekleri Yakıyordu içsel yangınlar. Nemli zeminlerle bedenler irkilirken Yollar uzayıp gidiyordu adsız diyarlara. Titrek ellerde acının rengi Bir serüven gibi dolaşıyordu. Zaman geçerken Karanlıklara kaplanan yürekler Nefessiz kalmıştı. Acı teneffüslerle hayata tutunurken Yaşanan olgular Küçücük bir evladın ellerinde yeşeriyordu. Hey gidi zaman hey. Yine sabah oldu Boğazlara ekmek eli değmedi. Yutkunamadı yetimler. Gözler aç Yürekler perişandı. Demem o ki Hayat çaresizken insanoğlu zalimdi. Mehmet Öksüz |