GECENİN ASALETİ
Güze yakındı ağustos... kışa uzak..
Henüz ateş gibi yakıcı... Ayaza bırakmadan devrini alaz Yağmur sonrası Nöbet ateşindeydi yaz... yağsız menteşe çığlığında su yutmuş kumlarla Sarmaş dolaş...oldu martılar.. Gündüz Karamel koyusu geceye bıraktı devrini.. Nur topu gibi ay doğdu göz eriminden.. Parladı şavkı gece boyu sedef gibi.. Yarım kapandı balkonlarda akşam sefaları ... Karşımda sıralanmış sarı boncuk gibi adaları Yükselir gökyüzünü sarmalar...ışıkları Ben geceyi bol ışıklı severim... İmgeler kuşağımda yedi renge bürünür kelimelerim... Zira kıvamında maya tutmuyor cümlelerim Dört yanım şiirsi Dört yanım Gün döndü Ayçiçeği İstanbul’um nimet sağımda solumda cennet Doğurgan imgelerimde Flüt çalıyor kaknüs kuşlari Kol gezerken şafak Güneş doğdu doğacak Siyahın asaleti öyle sarih öyle bariz yapmış ki ışıkları.. öyle alayişli öyle kavi kalmışki aklımda renkleri... Unutulmaz iz bıraktı İstanbul’um sol yanımda... Rana 28.08.2017 |
………....................................Saygı ve Selamlar..