Rastgele!Siz; Bakarken Tanrının dingin sularına Kirpiklerinize dolanan balıkçı ağlarını toplardım ben Telaşla… Bilmezdiniz yakamozların aşk saatlerini Akrepten çaldıklarını Yelkovan misali dönerdiniz etrafında Misinasına hayal takılan oltanızın Suları hareketlendirirdi bir gülüşünüz Rahatsız ederdi ay ışığını, Yıldızları süzüşünüz. Bir meltem olup, Saçlarınızı okşamak geçerdi içimden Kasvetini ayıklardınız günün Huzur şarkıları söylerdiniz içinizden… Siz; Islatırken parmaklarınızı şavklı sularda Gözümden süzülenleri silmeye çalışırdım ben Hızla… Çoğu kez yeşilliklere dalardı gözleriniz Oltanızı sallarken denize Rastgele kelimesinde başlar ve biterdi sözleriniz Bir kurşun kadar ağırdı Yol alışınız önümden Nefesim kesilir, kalbim yavaşlardı Yolum geçerdi ölümden… Ben; Bir kayanın başına tünemiş Üç beş bozukluğa Misina ve yem satardım, Aşk bu ya Size kapıldım Balıktım artık O uçsuz bucaksız selinizde Oltanıza gönüllü yem oldum Buyurmaz mısınız? Hep dediğiniz gibi, Hadi rastgele! Elif SEZGİN |
Buyurmaz mısınız?
Hep dediğiniz gibi,
Hadi rastgele!
Çok saygı yüklü bir aşık...Sen diyemiyecek kadar da asil....Peki oltanın ucunda gördü mü sizi,fark etti mi,gerisini siz bulun demeyin ..Çünkü benimde böyle bi yaram ve şiirim var,sizin anlatımınız çok daha başka güzellik elbette ki...Teşekkür ederim...Harika bir film gibi izledim.Okumadım inanın izledim....Yüreğinize sağlık