Yüzler Safran Sarısı
Yüzler Safran Sarısı
Aman dostlar şu bulutlar, kara dağdan karadır Nasıl gidem gurbet ele, benim yurdum buradır Yavrularım kuzularım, mahzun kalır köyümde Eller bilmez, benim derdim, ciğerimde yaradır. Nedendir ki beklemekle, geçer ömrün yarısı Ayrılıkla dost olmuştur, yoksul kulun karısı Bir hazandır, bir hüzündür, gelip geçen, mevsimler Boynu bükük, gözler nemli, yüzler safran sarısı. Bu tipiler, bu ayazlar, fukarayı dondurur Parasızlık, umutsuzluk, nice ocak söndürür Devlet kuşu yanılıp ta, bir gün bacaya gelse Şaşkın talih bir taş atar, bey evine kondurur. İdris ESEN, 11 Aralık, 2013, Erenköy |