RüyadanÖnceUykudanSonra
(...) Bazen oda öyle sessiz olur ki bir telefonun titremesini duyarım. Kolostrofobik hayal gücümün solucan deliği açılır. İstanbul’un bulutlu gökyüzünden bir gökdelenin paratonerine, şimşek çakmasından korkmazdım.Titrer, titrer, titrer, titrer... Gözlerimi tavana diker öylece uzanırım. Avrupa’da terör saldırıları Ortadoğu’da savaşlara seslenir : ’’ Zalim oluşum iyi bir insan olmak için yalnız... ’’ Üşüyüp bir tank çalarım. Teybi çalınmış, sıradaki şarkı Over the rainbow ’ken askerin dudaklarıyla şarapnellere yazılmış . Benden önceki hırsızın günahları boynuma ezan sesi mi kilise çanı mı... Piton. Isırmaz, sıkar, sıkar, sıkar, sıkar. Tarihin en hızlı piton çeken adamı, el sallarım Anadolu kıyılarına. Sessizlik uzadıkça titrer solucan deliği, evren genişler. Çernobil’de bir patlama daha olur, ışık hızına yaklaştıkça moleküllerine ayrılır yalnızlık. Toplama işlemi bir yazının icadı, bir ateşin bulunması, bir Ay’a çıkış, bir Mars’a yolculuk. Eşittir kelimeler, sevişmeler, makineler . Televiyonda bir kozmos belgeseli açar otuzbir çekerim kapı kapanma sinyalinden önce. Genişledikçe yakınsar yok olmaya doğru solucan deliği. Bir hikayenin puhu kuşu olurum. Uyurum...(...)
|