1
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
620
Okunma

Şarabın dilini bildiğimden bu yana,
Sevgilimin boynuna kişotum.
küçük odalı evler ürpertici tiz çığlıklarla evreni terkettiler az önce.
Aşkın şirretli kılıcından geçerek,
Siyah beyaz fotoğraflar
ötekinin aynasına kurşun olduğundan bu yana
herkes kentinden kayboluyor.
hızlı hızlı
balkonumun altında geçen
radyoatif cenninler:
çocukluğu mu boğazlıyollar.
Ve bir hiç kalıyor sevgilimin dilinde
sadece bir dünya kadar hiç.
Soluk aldığım sesle defalarca sevgi mi bıçaklayabilirim..
Şimdi
bu
gece.
Ümit Kaya