Yağan karArtık... Saçlarıma Yağan kar erimez Bir gönülde arzu hiç dinmez Gaflet iz’anı kuşatmışsa ışık görünmez Zafiyetlerden ne kadar tutunsam da felaha eriştirmez Şimdi gözler fersiz, dizler takatsiz, şuur ahenksiz bu hali kimse istemez Sen... Hep gülerek Kendine hayran ediyorsun Sana baktıkça şevk veriyorsun Bilmem ki kalbini, iz’anı nasıl besliyorsun Sanki kanatlanmış bir ruh gibi tebessümü eksiltmiyorsun Etrafına... Neşe saçarsın Şen şakrak yaşarsın Elemini kahkahalarla saklarsın Suskun gecelerin yatağında hıçkırıklara kanarsın Neden böyle yaşarsın, sır olan derdini kimseye açmazsın Yalnızlığın rıhtımlarında uzaklara dalarken fırtınalarla mı arkadaşsın Elbet... Gönlünün baharı Bir gün şevkle açacak Ne kadar hicranın varsa sürur olacak Ancak sen kendini tanıdıkça, zandan arındıkça anlaşılacak Beyhude bir ömür kimseye çare olmayacak, arzular zaafın mı olacak Yorgundum, gecenin salıncağına uzandım, anbean daldım, önüme açılan kapılardan umut aradım, bazen kan, ter içinde kaldım, o an seslendiler uyandım Aşkım, aşkım.. diyenlerden sıkıldım, nasıl bir aşktan söz ediyorlar anlamadım, Eşine, çocuğuna, köpeğine, kedisine böyle söylemesine şaşırdım her arzuyu, hevesi, tutkuyu aşk sanmalarından bıktım Mustafa Cilasun |