Kendir
Düşüyorum apansız süresiz
Sahilin çiroz çay bahçelerine Yaşlı ağaçtan kovuğuna Yaprak gibi ağır ağır kendirce Hayıflanmış bir kere kendir Hint fakiri sahibine Şirk düşürmüş kurşun diline Yaslar kendirliğini boşluğa Kendir tadar şeker ağzın Dudağan yapışır bir tutam tuz Eriyik saymazsan yüreğin buzunu Sanırsın vaktin iyilik meleği Sarılır kendir olur hayıflanır biri Sabır gösterip kurulanır Canlanır kucağı sıcak sevgiyle Durulanır öteki olgunluğunca |