YİNELENEN GİDİŞ SENFONİSİ
içimde ıtırlı dağlara doğru
başını alıp gitmek isteyen bir yörük rüzgarı esiyor karıncalanmış ellerimin içinde kımıl kımıl papatya pıtırtıları esmer toprakta bereket, sevdiğim hasır serili evlerin sıcaklığını bilen çocuklarla sabahtan akşama topaç çevirmek için kocabaş pancarından oyuncaklar imal eden bir avuç telle yeni dünyalar kuran çocuklarla içi boşaltılmamış zamanlarda oynamak için bir gidiş türküsü dilimde ellerin sımsıkı ve sıcacık ellerimde bütünden bütüne çamura batırılmak istenen bu güzelim vatanın hala umut kokan bir yerine sen, ben ve gülüşün ki gülüşün bende tüm faşizan emirlere karşı bir isyandır yuvalanıp, direnişler büyütür yüreğimin sol yanında esmer Karaca’m, sen kadınım kuşatılmışlıktan sevdaya kurtarılmış en değerli toprağım haydi gidelim köhnemiş kalabalıklardan öteye boyunduruk vurulmamış suların aktığı saksılarda tutsak edilmemiş çiçeklerin olduğu bir yere ali rıfat arku 02/05/2017 istanbul |