FısıltıBatırdım çuvaldızı ortasına kentimin Güneş rengi acılar cerahat olup aktı Metrelerce yürüyüp arkasında santimin Hurmasız bahçelerde ayak izim çoraktı Perdeler araladım günün en sıcağında Hem ısındım hem dondum yaşadım ikilemi Anne izi aradım muhannet kucağında Kan çanağı gözlerle sarmaladım alemi İrtifa sancıları karıştı anguvaza Artık acımıyorum,özlemiyorum bile Ne zaman ki siyahlar kara çaldı beyaza Yorgun, suskun, bülbülüm;fısıldıyorum güle Sükunet arıyorum ısrarla kovanlarda Polenlere hasretim ,halvetimi üleşir Özlemin kalemime saldırdığı anlarda Sözlerim silikleşir,düşlerim türküleşir Geriye matemimden aykırı bir sus kalır Bir hikmetin gözleri muttasıl öksüz kalır Orantısız bir hüzün fikrime maruz kalır Ne kafiye, ne hece, ne antik aruz kalır /Yıkılır saltanatı, simurg taklitlerinin Enkaz yığınlarında bir kaç korkusuz kalır/ |
Yüce duygulu Şair ruhunun güzelliği kelimelere ahankle dökülmüş...
Çok beğendim...
........................................ Saygı ve Selamlar.....