5
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
2426
Okunma
Bu akşam
Bir yudumda içtim istanbulu
Sonbahara eylül gelmiş
Ve dökülmüş sigaramdan bir acı gibi
Sahi ya
Sen acı nedir bilir misin
Yahut ağladın mı hiç
Bir şiirin ardından
Mısralar benzedi mi sol yanında ki boşluğa
Sordum onlara
Sustular
Oysa ki ben
Şiir olacaktım bir zamanlar
Okuyup anlayacaktı beni şairin biri
Bir yığın papatyalar ısmarlayacaktı saçlarıma
Sonra gidişini hatırlıyorum
İçimde ki acı kadar
Papatyar bıraktı bana
Sonra sustum
Derin bir yalnızlığa
Ve hep sordum kendime
Saçlarda bekler mi hiç
Bir papatya tarafından sevilmeyi
Yada ben ölünce
Bir duyanım olurmuydu sessizliğimi
Beyaz bir kefenin içinden
Bir sigara daha yaktım
Güldüm kendime
Ne manyak bir kadınım ben.
İnsan hiç bekler mi çölün ortasında yağmuru
Ben hep şiirleri mi içtim oysa
Hatta bir limon ağacı bile büyüdü gövdesinde umutlarımın
Bir sonbahar sababında...
Ya siz bayım
Hiç konuştunuz mu sol yanınızla
Benim bir sol yanım bile olmadı
Hep sağ elimle okşadım
Kasımpatıların dikenlerini
Ve hiç hissetmedim
Hiç duymadım
Ağlayan yanlarını kalbimin
Oysa kalbim
En büyük yarasıydı bedenimin
Benimse bir bedenim bile olmadı
Ve bu son bahar
Ölmek hiç yakışmadı yüreğime.
Bir sigara daha yaktım
Ve kuruttum bütün papatyaları mısralarımda
O yüzden benim bütün şiirlerim
Papatya kokar...
Şimdi
Hangi şair susarsa sussun bana
Ben ölümümü yazacağım bütün mısralarımın başına
Ben ölünce söyleyin onlara
Beni papatya suyuyla yıkasınlar
O vakit unutulmam hiç
Özge Özgen
5.0
100% (5)