Saf SevgiyiO... Saf sevgiyi Kimlere bıraktınız Ruhunuzdan bu kadar mı uzaksınız Siz arzunun, hevesin girdabında boğulmak için mi, yaşarsınız Akleden kalp olması gereken gönlünüzü, beyne kan pompalayan yüreğe döndürdünüz Siz nasıl aşktan, sevdadan söz eder ve onun düş ve hülyalarıyla masumiyeti, samimiyeti zedelersiniz Siz bu kadar hak ve hakikatten uzakken, nasıl mazlumun, mağdurun, hak ve hukukundan söz edersiniz İştiyak... Derdi nedir bilir misin Kendi zannınca esareti seçmek ne içindir Sinek şaraba düşer, şarap kana hükmeder, şuur nereye gider Bilgi ve tecrübe, azim ve liyakat yoksa akıl nerededir, zeki geçinen hangi avaredir Ham olan pişkinin halinden nasıl anlar, pişkin her zaman edep, sabır, teenni, irfan bereketine koşar Hak rızasına nail olmak ne kadar kolay, suskun akıl, suskun vicdan, muhakemeden uzak iz’an felaha erişmekten kaçar Keşke... Hak etseydim Veya buna inansaydım Layık olmanın sürurunu duysaydım Varlığın sahibine bu vesileyle hamt edip, yakarsaydım Göstermiş olduğunuz sevgi ve ihtimama mahcubiyetimi anlatsaydım Bir sokak çocuğu olarak büyürken, edep, edebiyat ve dahi nezaketten bihaberken sevinçten gözyaşlarımı bıraksaydım Aç kalmış... Kimseyi hakir görme Mahlukattan rahmeti esirgeme Sürekli işkembesini düşünene asla iltifat etme Uçkurundan ve işkembesinden başka bir şey düşünmeyeni insan görme O ne mübarek hayvandır ki hilkatine rıza gösterir, akılsız ve ruhsuz olarak yaşayan nefestir İnsan nen mükemmel bir varlıktır ki aklı, iradesi, vicdanı, ruhu ancak ilim, irfan ve ihlasla kulluk ettikçe Hakka razı gelinendir Mustafa Cilasun |