Mızrap mıdır ağlayan?
Mızrap mıdır ağlayan, yoksa gönül telim mi?
Bu inleyen nağmeler, acep kimin bestesi? Neden böyle derinden, sızlatır yüreğimi, Şu hicranlı şarkının, hüzün yüklü güftesi! Elemli bir ukdenin, anlaşılmaz biçimde, Hıçkırığa dönüşür, sükûta mahkûm sesi. Tarifsiz duygularım depreşirken içimde, Yanağımdan süzülen, yaşlarım neyin nesi? Hançer gibi bir sancı, saplanırken bağrıma, Tebessümüm yüzümde, ansızın sönüverir. Bildiğim tüm çareler, deva olmaz ağrıma, Gönlüm kanadı kırık, bir kuşa dönüverir. Tahammülü imkansız ıstıraplar vererek, Cevapsız nice soru, kemirmekte beynimi. Zehirli sarmaşıklar, dikenlerle delerek, Dolanıp bedenime, kanatmakta tenimi. Adı düşer yâdıma, ateşten kor misali, Belirir gül cemali, yürek yakan gözleri. Dayanılmaz bir arzu, talep eder visali, Çınlarken kulağımda, veda dolu sözleri. Perişan hallerimi, cümlelere dökerken, Kifayetsiz kalmakta, kalemim de dilimde. Ruhum harabe gibi, içten içe çökerken, Bilirim ki vebali ne mızrap ne telimde. |