Kambur Hayat
Bir kangren gecedir, yürür üstüme benim
Hüzün bulutlarıyla, çöker büstüme benim Bir harami misali, düşümü yağmalıyor Dudağımın ucunda, gülüşümü avlıyor Örtüp pencereleri, birer birer yüzüme Bir bidon benzin döküp, yıllanmış kalp közüme İntikam alır gibi, ruhumu inciterek Yıkarak direncimi, canımı acıtarak Bütün umutlarımı dal gibi, ince ince Kırıyor, parçalıyor insafsızca, haince Ve ayın, yıldızların sözü geçmez geceye Ömrüm esir düşüyor, iki katran heceye Bir kangren gecedir, vurur kalbime benim Hicranım artık sığmaz, hiçbir albüme benim Duvarların dibinde boynu bükük hevesler Küs dudaklar, kırılgan, yorgun, yaralı sesler Benzi sararmış yüzler, kahır kokan bakışlar, Ağıtlar, sıra sıra isyanlar, haykırışlar Bir kangren gecedir, seni benden götüren Beni her yokluğunda, azar azar bitiren Hangi vakit acıksam, aklıma düşüyorsun Sana ürperiyorum, içimde üşüyorsun Bilsen, ne çok çaresiz, ne kadar çok bitabım Sanadır her susuşum, sanadır her hitabım Kaç hekimi biçare bıraktı, kaç âlimi Kalbinden utanırdın, bir görsen ahvalimi Bir hayat kambur gibi, acıtarak bitecek Bu zulüm, bir asırlık bir tarihe yetecek 19.12.2016 S.U. Serkan Uçar |