kırık gönül
kelimelerin gönlü kırık
gelmek istemiyorlar bir araya hüzün sus pus olmuş, titrer soğuktan kurumuş dudaklar kan boşalırcasına akan ter kendimden kaçarcasına uzaktayım anlatamıyorum bu hallerimi kifayetsizim anlatamıyorum çünkü kelimelerin gönlü kırık gelmek istemiyorlar bir araya aziz şehitlerim yatıyor yerde basiretsizlerin gözüne inmiş siyah tül perde sükutun çığlığı kopar derinlerde baktıkça gönlüm kırık baktıkça çöküntü başlıyor kopuyorum kendimde kale kapısı gibi yıkılan hayaller var sabiler analar bacılar gözü yaşlı eşler çam fidanı gibi büyüyecek yetimler kalem, damla damla ağlıyor işte, ağlıyor sessizce gördüğü manzaraya hislerim yoğun anlatamıyorum ben, ağlıyor kalem baktıkça Beşiktaş’a, içlendikçe Marmara’ya yusuf erdoğan |