mısralara vurdum kendimi
Mısralara vurdum kendimi konuştukça güzelleştiler
Her biri ayrı lezzet dünyası, dimağa hitap eden Çiçekleri fark ediyorum, birbirleriyle dertleştiler Her canlı birbirine muhtaç, tanışmak için çok neden. *** Kır menekşesi topladım , hercai çiçeklerini Güneş senden almış altın sarısı rengini Bu dünya da en tatlı güzellik, bulursan dengini O zaman, belki çizebilirsin mutluluğun resmini *** Ağaçlar tomurcuklanır kelebekler uçar Bahar tüm güzellikleriyle sofrasını kurar Mevsim içinde mevsim, kış içinde bahar Her sebepte bir hayr, sebebinde sebebi var. *** Çiçek böcek derken unuttuk insanları Bazıları çok sinsi, bazıları hırs kurbanı Bazıları kibirli , burnunun dikine gider Kişilikler çıkar açığa yüzünü belli eder. *** Hayat, kendi içinde teşne, karmaşık bir yapı Herkesi ne ilgilendirir ? İnançlar ve algı Bir muhasebe gerektirir, vicdan ve merhamet İki kapılı bir handayız, nefeste saklı kıyamet. *** Bazen, kelimeler düğümlenir konuşamazsın Bazen ,yüreğine taş oturur onu taşıyamazsın Her gün içimde yaşıyorum, tarifsiz acılarımı Belki de sen beni, hiç bir zaman anlayamazsın. *** Soğur mu bir kalp uzak kalınca, soğur mu insan Anladım, kalpte azar azar yaprak gibiymiş hazan Bazı insanların umurunda değil ki, haliyle nisyan Umarım bunları okuyanlar, etmez kendine isyan. *** Peki, hiç kendinle konuşup muhatap oldun mu? Herkese vakit ayırırsın ama, unutursun kendini Peki, gidiyoruz gitmesinede,istikamet doğru mu? Herkes âmentüsünde bulur, düşüncenin rengini #yusuf |