8
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1663
Okunma
Hiç bir şarkı sen kadar duygulandırıp,
Sen kadar ağlatmadı
Sen kadar yakıp
Sen kadar zemheri ye katmadı
Bir şarkıya öykündüm
Bir bilinmezler dehlizine düşerken gölgem
Tutsak
Yasak
Kapılar kapandı
Öyle mahkumum ki ellerinde
Sardunyalanmalarım
Yerde damla,damla kan kalmalarım
Bir öykü ki yarım
Bir şarkı ki öksüz kalmalarım oldu
Şimdi solgun bir gül
Ve ellerimde dikenlerin kaldı
İstanbul,İstanbul olalı
Böyle mavi
Böyle keskin esmedi poyraz
Derin mavide haylaz dalgalar
Şaşkın bulutlanmalar
Kaş ile göz arası vurulmalarım var
Oysa altındı konuşup koklaşmak
Gümüşle olur mu altın parlaklığını yudumlamak
Her nereye gitsek
Her ne derde düşsek
Sevdamız vardı
Ya evde yoksan şarkısı
Bu kadar mı acı baharatlı
Bu kadarmı seni bana hatırlatmalı
Gözleri çisem
Dili şah gidişin
Bulutları bende emzirişin
Rüzgarı Ferhat edişin beynimde
Senin o gözlerin var ya bebişim
Güneşi beynimde
Ateşi içime ekmişsin
Şimdi sus ve söyle türkümüzü
Ben duyarım seni söyle
Taşların altında ney
Bıçak ağzında mey vardı suskun akşamlarda sensizlik
Gül kurusunu sevişin
Ellerimde ellerini besleyişin bir zaman aralığı kardelen
Yaz yağmuru
Sabrımı zorlaman
Hiç bu kadar soğumadı demir
Bu kadar kırılmadı mavi
Yağmura yakalanma hali
Ki şaşkın , şaşkın, çağlama
Bir kuzunun kurda koşması
Uyudu su
Düşman uyumadı asla
Ne sen soldun içimde
Ne de dünya
Hala ilk gün ki gibisin sevda
Başı dik
Kulağım kirişteyim sana
Hiç bir şarkı sen kadar duygulandırıp
Sen kadar ağlatmadı
kamil söylemez