MEHTABIN GÖZLERİ
İçimden ne geldiyse yazdım her satırına,
Otur da dinle biraz, çıkıp ta gitme gülüm. Susarım konuşamam aşkının hatırına, Eller gibi uzaktan bakıp ta gitme gülüm. Yüreğimin efkârı akınca yanağımdan, Bir yangın meşalesi düşünce dudağımdan, Giripte taht kurduğun bu gönül konağımdan, Eller gibi boynunu büküp te gitme gülüm. Aşkınla yanıp, hüsran derdiyse deli gönül, Seninle bir murada erdiyse deli gönül, Sürgün olmaya karar verdiyse deli gönül, Bir avuç yüreğimi yakıp ta gitme gülüm. Bir kuru yaprak gibi düşüp de damlarıma, Yorulmuş atlı gibi yaslanıp çamlarıma, Issız soğuk ev gibi girip akşamlarıma, Savurup rüzgârınla yıkıp ta gitme gülüm. Tövbelerini bozup buna hidayet deyip, Döktüğüm göz yaşımı aşka cinayet deyip, Yaşattığın günleri bana kıyamet deyip, Öyle sessiz sedasız çekip te gitme gülüm. Pencereler kapandı kapılar sürgülendi, Gözlerim kan tükürdü, kirpikler sürmelendi, Terziler dikiş attı can özüm düğmelendi, Bu canımı canımdan söküp te gitme gülüm. Mehtabımın gözleri alevlenmiş solmakta, Göz çanağıma sular ağır ağır dolmakta, Güneş başını eğmiş artık akşam olmakta, Karanlığı şavkına döküp te gitme gülüm. HARUN YILDIRIM |
ve değerli şairini canı yürekten kutluyorum
Saygı selam ve muhabbetle hocam