ÜÇ NOKTA...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Tüm sorumluluğu üzerime alıyorum.
Tüm girdapları da bellemişken sığınak. Tüm saflığımla yaşamalarımın kıskacında insanlara duyduğum güven ve inanç iken mezarım olan… Yine de sevmelerden ibaret olmalı kâinat: Tüm düşkün imlerin tezahüründe bir yanılsama olsam da ve beyhude bir gölge… KISACA ÖLÜMLÜ BİR GÜNCEYİM, HENÜZ HİKAYESİ SONLANMAMIŞ...
Tüm hezeyanları yok saydım bu gece:
Serzenişlerin gıyabında ve defolu benliğin Muhaberat bellediği imgeleri teğet geçip Çömeldim ölüm tezgâhında. Esrikli aklın himayesinde, Tümden gelen kıyımı da sükûta devrettim Çığlık yüklü girdaplarda Taşa tutulurken yerli yersiz bir beyanatı yok sayıp Gömüldüm canlı canlı. Revnak düşüşler biriktiriyorum Ve endamı yerinde boş düşler. Düşlere kisve geçirip de rotası kayıp şehirler, Demlerken kader acıyı Tortusu yürekte iz bırakan. Mağlup düşlerden ibaretim işin aslı, Boynu bükük yetim çiçekler kaybettiğinden bu yana O cafcaflı kokusunu, Hele ki çetelesi kayıp sanrılarda defolu beyanatıyla Ahkâm keserken aşk meleği… Yufka yürekli meleğimin ihtilalı, Gözden kaybolmuşluğumun telaşı… Nasıl bir hüzünse takılı aklın kerameti Ve hangi cumhuriyet ise sevginin yaftalanmadığı. Endamlı bir mecburiyet, Sözden ibaret olsa keşke adlandırmadığım metanet: Bir varım bir yok, dercesine Sığındığım sonun muğlâk varlığı Yetmedi kalan son zerre, demektense Yorgun düşmüşlüğün serkeş tınısı. Gölgelerden muzdaripim, Ait olmadığım dünyanın pervazında Seyrederken yürek haritasını Kuş bakışı ve Nasıl bir inkârsa sebeplendiğim, Aklın densiz seyri. Susmalara rast geldim bu gün yine, Peyda olan duyguları sırdaş bilmenin de ötesinde Suçlu addedilen sefil benliğim Ve kutladığım kaçıncı yıldönümü Acziyetim sorgulanırken günbegün. Soluk yüzü mü ikrarın en demli vazgeçiş Yoksa beyhude mi sevmelerin nazarında Yüksünmekle meşgul yüreğin ifratı. Bin bir mazeret, Gölgelenmiş onca yeknesak kehanet: Gönülden gönle bir köprüydü oysa Yoksunluğun metaneti olsa olsa: Bir garip kulun ölesiye telaşı hayatın şu tozlu girizgahı. Sezgin, muktedir hayli densiz; Sözü özü bir zafiyetin terennümü adeta Kaybolmaktan imtina etsem de, En acıklı hikâye Henüz sürgün edilmediğim. |