Düğüm oldu yine gece,
Çöz çözebilirsen içindeki gizemi,
Önce yıldızlar kayboldu bir bir,
Sonra ay saklandı kara bir buluta,
Ne umut göz kırpar kenardan,
Nede mutluluk çok uzak alsında,
Öyle saçma,öyle anlamsız,
Gelgitlerde aklım….
Mutluluğun hüzne döküldüğü sularda gönlüm,
Ne kadar görmezden gelsem de,
Takvim acımadan çarpar yüzüme,
Hayal yıkıntılarının, ürkek umutların başkenti,
Yani yüreğim,
Bugün açtı gözlerini dünyaya….

Canımın canı var olduğundan beri,
Sayamazken kendi günlerimi,
İnadına seslenir zaman,
‘Sene-i Tevellüddür,bir sen değilsin yaşlanan’….
Ömür dediğin belki upuzun, belki de çok kısa,
Yaşadığım günler acı tatlı hatıra da,
Yaşayacaklarım anca levh-i mahfuzda…

Sor bakalım kadere,sır verir mi sana,
Açılırken kapılar bir bir, boynun bükük huzurda,
Haddin değildir fazlasını istemek,
Bugüne kadar yaşadıkların sebep iken şükre,
Bak yeniden hatırlatır zaman,
Hayatına anlam katan herkes,
Ve her şey gözünün önünde.

Onun için takma hiçbir şeyi kafana,
Nede olsa
Yaşamak ve yaşlanmak yakışıyor sana…..