SUS ÇİÇEKLERİ...
Aşkın cellâdı bir kelime daha düştü
Ertesinde hicap yüklü bir söylence Ve büktü dalımı. Asılıydım darağacında, Dar, mesnetsiz hatta cebi delik bir kefen Ve duvağın ölümü örten hicvi: Karanlıktan çıkası bir yönerge elimde Boşluğun etrafında dönmeye meylettiğim Yine de sükûtu evlat edindiğim öylesine bir mezar. Aklın raylarında ne çok med-cezir, Gidip gelmelere şahit o kenevir cüppede Saklı tuttuğum cehaleti Hırpani gönlün: Belli ki hüzün vurdu damgasına sağanağa, Çöktü çökecek asılı iskeleti ömrün Yoksa öldüğümü kabullenmemek Altında ezildiğim? Sinen hüznü savsaklamalı, Gönülsüz dokunuşunu kucaklamaksa işin aslı, Suslara bürünüp, En çatık kaşlı kelamı yar bilmeli. Bir serzenişin hükmüne vakıf iken Tanrı, Her bilmeceye musallat olan töhmeti de istiflemeli diğer yandan: Hezeyanı bertaraf eden hayli yüklü cereyandan alıp da payını Düşmeli mutluluğun peşi sıra. Ayıklandığı kadarıyla çakıl taşı, Bir sofrada sevginin de eşliğinde Hangi yemekse doymalı aşka, Yemeden dolan yorgun ruhu, Bir kelamı da sırdaş belleyip belli belirsiz. Üstüne alınma anlık yanılgılarımı, Apaydınlık olmalı dünya, dediğime de kanma Hele ki yudumlamakla eş tuttuğumsa yaşamak: Bir yürekte derli toplu Ve iyi hale muktedir bir mahkûmun gıyabında Nefes nefese konuşlu hicrandan mütevellit akşamların girdabında: Alınma da alnı açık düşler iken düşüşe geçen Ve mahrem bir imgeyi sırdaş bilen. Görmez misin neferini yüreğin: İzini sürdüğüm sevdalar olsa da en can yakan: Buharından elim yandı madem, Üfürdüğüm gel-geç hayallerin tek istikameti Görmez misin: Gönül rotam… Sus çiçeklerini giyindim de geldim: Açık hava mezarlığında öldürdüğüm kim bilir Kaçıncı düğüm? İliştiremediğimdense ilişemediğim, Sabaha kurmaya meyledip Gecenin körü dirildiğim kaçıncı ölüm? Alışkınım oysa ölmelere, Doğduğum gecenin hürmetine asılı kaldığım Gök kubbede Ve hangi akla hizmetse Eremediğim hidayete ulaşmışken çoğu mürit: Salkım saçak bir hitabette, Boş vermişliğin gıyabında belli ki Kayıtsızlığımın nidası. Gölgelerden mütevellit düşkün imgelere de Yaslayıp sırtımı Ve bağnaz bir cümlede bilip de beklemek, Beklentiden yoksun ikbalimi tek hükümle rehin vermek. Hem de ne pahasına? |
Hüzünsüz akşamlar ve şiirler dileğimle...