Kıraat
Merhametin olmadığı
Zaman’larda doğdum Korku duvarları arasında Büyüdüm Belki de büyümedim ben. Yeşil elbiseliler aldı Umudumu ilk Bir helal yer sofrasındaydım Açık cay, peynir ve birkaç zeytin Ve zincirden kelepceler Ellerim dizlerimde kaldı benim Tahiyyat duasını bilmiyordum bile. Bisikleti sevmem ben Ve oyuncakları Onları görünce ellerim Ellerim dizlerime gidiyor benim Küçülüyorum. Hic buyumedim ben Eski Zaman’larda kaldım Belki farklı olur umudu ile Güneş’in doğusunu beklerim Olmadı değişmedi hiçbir zaman Ellerim hep dizlerimde kaldı O küçük eller, ilk kalem Tuttuğu günün devamında Nasıl tuttu gevrek tepsisini Ve niye? Süslü sokakların şanslı çocukları için. Ne farkımız vardı? Düşündükçe ellerim dizlerime düşüyor. Bu sefer farklı Anlamını biliyorum artık Selam Salih kullara... Ben merhametsiz Zaman’larda Acımasız sokaklarda büyüdüm Kızmayın bana Bu yüzdendir büyüklüğü Sevgim kadar kinimin Cok erken kırıldım ben Minik kalbim erken durdu Orda kaldım. Buyumedim ki hic Ellerim dizlerimde kaldı benim Tutup da saran olmadı ki Bekledim bekledim bekledim Ellerim dizlerimde kaldı benim Gözlerim kapıda Bir Safak vakti O yüzden sevmem gündüzleri Ve sabahları Korkarım aksam olmasından Ki aksam demek sabah olacak Demektir bana Korkarım sabahtan Ellerim yine dizlerimde kalacak. |
Kalemin susmasın
__________________________________Selamlar