Belki de Gittiğinde
Belki gözlerin kalır yüreğime yapışıp
belki de gittiğinde yerle bir olmuşumdur arkana da hiç bakma görme hüzünlerimi baykuşlar öter gece belki de gittiğinde yıldızlar düşer yere... ruhum gayya kuyusu elerim ayaklarım hükmedemem onlara sonrada kanım donar sabrederim sabreder hüzün dolu anlara... bir güvercin döverken gece ay ışığını bir gariban evinde şükrederken yokluğa bir tas sıcak çorbaya daldırır kaşığını isyan lügatte yoktur zaten seneler önce bulmuştur aşığını... belki gözlerin kalır evin bir köşesinde bakar bakar ağlarım anılarla beraber vahşi bir küheylanın kişnemesi duyulur bir karınca su içer derenin kenarında işte o an sessizlik gecenin koynundadır uzakta dağ başında yalnız kurt durmaz ulur ağustos böcekleri serenat yapıyorken yürekten çıkan bir ok tam da menzili bulur... belki de gittiğinde çiçekler açmaz olur kedi seni unutup bir yere kaçmaz olur menekşe boynun büker hüzün dolar papatya ve peşinden laleler gün geceye kavuşur yürekse paramparça canım sıkıldığında saçlarımı kim eller bakıp bakıp göremem yerinde eser yeller belki de gittiğinde ruhum bir an durulur yaşanan acılarsa mahşer günü sorulur... |
gece ay ışığını
bir gariban evinde şükrederken yokluğa
bir tas sıcak çorbaya daldırır kaşığını
isyan lügatte yoktur
zaten seneler önce bulmuştur aşığını.
ve susuyor yürek kendi huşusunu sessizce ağlıyor şiir!