uzat nefesinihayat dudaklarından nefes almaksa ölüm nefesinden mahrum kalmaktır sevgili uzat gözlerini tut kaçırdığım tüm bakışlarımı yalnızlığından gözlerin diyorum ne güzelde tütüyor isli sisli akşamlarıma bana hep böyle sessizce dokun yaslamalık hep bir yerim olsun koynunda dokunursan da ağlamam söz martılar ağlıyor zaten dağlanmış tüm sevda çöplüklerinde sakın susma çoğul bakışlarında harf harf azalsam da sen dilime bir cümle kur hecelensin tenimde biriktirdiğim tüm sevişmelerim sen bir güneş ol ben etrafında dolanan serseri bir gezegen dönüp durayım kendimce uzak ta dururum istersen asırlar boyu ama bana kendince dönmeyi öğret sevgili gidip te dönmemeyi değil bir yanardağ bağrında üşüyorum çocukluğuma ödünç verdiğim uçurtmam gibi kokuyor ellerim az sonra düşeceğim yine kirpiklerimden biliyorum siz iyisi mi çekin bulutlarınızı izimin yaşlı gözlerinden dilim deli mayın yüreğim tutuşamayan ateşin nemi ya gölgesine sığanacağım bir gökkuşağı bulun bana ya da asın asılamayan tüm köprülerin kuşluk vaktine hayat dudaklarından nefes almaksa ölüm nefesinden mahrum kalmaktır sevgili ya uzat nefesini bize öleyim ya da boğuver gitsin sensizliğimin en sığ yerini ve ben yine yeniden kendime öleyim… ilhanaşıcıağustosikibinonaltı |