BİR KADIN GEÇTİ BU ŞEHİRDEN
Bir kadın geçti bu şehirden
Selalar okunuyordu her adımında içimde Akşam sefaları ölüyordu birer birer Deniz karalara boyamıştı rengini Martılar bir garip öksüz Hepsi göç ettiler ardından Sadece denizin dalga sesleri kalmış senle bir ses daha eksildi işte Bu şehirden bir kadın geçti Koştum yetişemedim ardından Bir öğle vakti gölgesine dokundum ve sordum Hangi yöne gitti diye Kayboldu o an avuçlarımın arasından güneş yüzünü gösterince Bir kadın geçti bu şehirden Rüzgar yorgun hüznünü taşıyordu şaçlarını savura savura Cadddeler’de sabahın sesi suskun Ve işçiler’de işe giderken dünden daha yorgun Kimse görmemiş gidişini Hangi adrese sorsam seni kapılar yüzüme kapalı Ve duvarlara vurdum sana olan feryadımı Bir tek sen anlardın yalnızlığımı Şimdi bu şehirde kim anlar beni Kapımın eşiklerine üvey bir gurbet bıraktın geriye Gecemin kırıntılarından arda kalanlar’la beslerim ellerimle Bir kadın geçti bu şehirden Serseri bir rüzgar gibi Biraz yıkarak biraz yakarak fırtınalar kopararak En olmadık zaman’da hazırlıksız bir liman’da Yakalanmışım canımın can yanmalarına Çok uzağa gitmiş olsan’da Hala bu şehirde adımlarının yankıları çarpıyor evlerin her birine Bir kadın geçti bu şehirden Ve şimdi ben büyümüşlüğüme küsen yalnız çocuk gibiyim Vazgeçip ah bir dönsen Nasılda yakardık o masum günahları karşısına geçerek Bir kadın geçerken bu şehirden Takvimlerdeki gün incindiği yerden düşüyordu zalimce Yoksun ya şimdi Saçlarının yerine kahretsin dokunurum hep yalnızlığın dibine dibine Ayhan’ca Cümleler AYHAN AKDENİZ |