Olmadı dayıMeçhule ayrılan trenler gibi Aydınlık yüzün gülmedi dayı Sanki ölüm değil ayrılık dibi Sözlerin ruhuma dolmadı dayı Nice kıvranmalar nice acılar Yüzleri secdesiz gitti hacılar Beş ay önce de Fatma bacılar Cepte karanfiller solmadı dayı Ölüme zaman mekân seçilmez Ecel şerbet olsa Ağu içilmez Erenler demine kefen biçilmez Ayrılık kıyıya vurmadı dayı Resmin duvara mahzun bakıyor Gözlerde kandiller fitil yakıyor Dualar cümleli dilden akıyor Kırklara çer ağın olmadı dayı Çalıştın didindin dünya işine Alından terledin taktın dişine Sahte yaşamların sende işi ne Dürüstlük mintanı almadı dayı İşte gidiyorsun sonsuz şehrine Dalları kurumuş çiçek şekline Yazları kışları bitmez iklim ne Saksıda çiçekler kalmadı dayı |