havlu atmış sevdam saygım yenik
ölmüş bir sevdanın dilinde
Bir İkindi Sakinleşmesi birikmiş salyalı ağıtlar taze toprak kokusunda Çiy düşmüş bir sabaha küçük bir kız çocuğunun bavulunda emanet edilmiş eski bez bebek kan rengi kirpikler halk kuyruğunda ömür boyu beklenmiş çalı çırpı ve çalıntı harçla diktiğim ıslak kanatlarım bekleyemez ki Aşkına Değdim Suçluyum saçlarının seslerine bulanmışlığın çırılçıplak bir duruma gebeyim derin soluyorum doğuracağım acı çığlıklarda beynimde yarasalar kulaklarımda ekşiyen şarkılar ağırlaşan kirpiklerim Çifte mizana vurulmuş vicdan.. kara soğuğa ve kan kokusuna inat, ayazın közünde saklanmış sürgündeki eski zamanların yeni bedenleri dilimde sahiplenilmiş bir töbe Ey Tanrım yetmez mi ? içimde bir küçük serçe Çırpınıyor durmadan… senin, Önünde diz çöküp merhametini bekleyen havlu atmış sevdam saygım yenik kimliksiz bir aşk içindeyim.. geçitsiz çıkmaz sokakları daraltan inlemeler ruhumda eksik aşk kalıntılar tenımde günahkar morluklar belki ilk kurbanı benim .. |